Skip to content Skip to footer

Bu sene XVII. si düzenlenen 3–8 Ağustos 2008 tarihleri arasında Meksika’da düzenlenen Uluslararası AIDS Konferansına Pozitif Yasam Derneği olarak katıldık

Türkiye adına Küresel Köy’ de yerini alan Pozitif Yaşam Derneği standında, Sloganımız (Turkey needs positive Attention-Türkiye’nin pozitif ilgiye ihtiyacı var) çok yerindeydi ve oldukça ilgi çekti… Standımızda broşürlerimiz ve her gelenin yaka kartına yapıştırdığımız kırmızı stickerlarımız ve Türkiye vurgusunu yaptığımız lokum ve nazar boncuklarımızla epey ilgi çekti…

Yanımızdaki stand MENA (Middle East North Afrika- Orta Dogu Kuzey Afrika) standı idi, akşam 4ten sonra müzik ve halaylar göbek havaları başlıyordu… Bu bölge ile ne kadar yakın olduğumuzu sadece, müzik ve dansları değil, HIV/AIDS rakamları eşcinsellik, cinsellikle ilişkili olmasından dolayı mevcut önyargılar ve zorluklar bakımından da gözlemledik. Standımıza uluslararası örgütler (Dünya Sağlık Örgütü, Birleşmiş Milletler gibi) başta olmak üzere; Almanya, Hollanda, Danimarka gibi ülke temsilcileri ile ilaç şirketlerinin uluslararası yöneticileri ve diğer HIV ile yaşayan kişileri temsil eden farklı ülkeden örgütlerden ilgi vardı. Pozitif Yaşam Derneği temsilcileri gerek uluslararası örgütlerle; gerekse ilaç şirketleriyle çeşitli toplantılar yaparak, Türkiye’nin mevcut durumu ve geleceğe yönelik projelerle ilgili bilgi alışverişlerinde bulundu. Yapılan tüm görüşmelerde Türkiye’ nin coğrafik konum itibariyle Asya ve Avrupa arasında kritik bir bölgede olduğu ve geçen yıl 367 yeni HIV tanısı olduğu ve pek çok ülkenin aksine Türkiye’de HIV-AIDS sayılarının giderek artmakta olduğu ancak buna rağmen gerek ulusal gerekse uluslararası düzeyde konuya desteğin ve ilginin yetersiz olduğu vurgulandı.

Bilimsel ve politik anlamda konferans boyunca 2 önemli şey dikkatimi çekti; 1. HIV AIDS hedeflerine ulaşmak için Homofobi hareketinin desteklenmesi – Tüm açılış konuşması yapanlar buna değindi. Homofobiyi yenmenin HIV/AIDS’” önlemede en önemli adımlardan biri olduğu vurgulandı, Homofobi’nin ortadan kalkmasının HIV testi yaptırmaya yönelimin artması, tedavinin etkinliğinin arttırılması ve böylece önleme çalışmalarının başarıya ulaşması için en önemli etkenlerden biri olduğu vurgulandı. Konferans başlamadan önceki gün ise Meksika sokaklarına tasan Homofobi Karşıtı buluşma vardı… 2. Pozitif Önleme – Dünya’da ve özellikle Avrupa’da HIV/AIDS önleme çalışmalarının önemli anlamda ayrımcılığın azalması ve buna bağlı olarak HIV testine çekinmeden erişilmesi, HIV pozitif kişilerin belirlenerek tedaviye başlamaları döngüsünü içeren POZITIF ONLEME yaklaşımının ağır bastığı gündeme paralel olarak Konferansta da önleme çalışmaları arasında en dikkat çeken POZITIF ONLEME konulu çalışmalar-araştırmalar ve sunumlardı. Çeşitli oturumlarda  farklı gruplarla yapılan araştırmalarda HAART’in kondomdan daha etkili olduğu yönünde çalışmalar vardı. İsviçre’den C. Park yaptığı araştırmaları paylaştığı sunumunda sadece erkeklerin HIV pozitif olduğu 62 çiftle yaptığı araştırmada sadece antiretroviral tedavi gören ve 6 aydan uzun süredir saptanamayan seviyede viral yükü olan korunmasız olarak cinsel ilişkiye giren çiftlerden 78 HIV negatif bebeğin dünyaya geldiğini, hiçbirinde anneye ve bebeğe bulaş olmadığını bildirdi.

Tedaviyi alan HIV pozitif kişinin virüsü bir başka kişiye cinsel yolla bulaştırma riskini azaltıyor olması özellikle ayrımcılık ve dışlanmayı azaltacağı için HIV ile yaşayan kişiler ve bu alanda çalışanlar için sevindirici bir gelişme olarak değerlendirildi.

Tüm bunlar dışında konferaransta pek çok duygusal an da yasadık… Maalesef konferans sahasında danışmanlık verilmeden HIV testi yapılıyordu ve biz de tanı alan önümüzde ağlayan bir çocuğa ilk danışmanlığını verdik. Çok etkileyici bir deneyimdibizim için…

Öte yandan standımıza dünyanın her yerinden HIV ile yasayanlar geliyor tanışmak istiyor, standın önünde fotoğraf çektirmek istiyorlardı