Skip to content Skip to footer

HIV pozitiflere yönelik yürütülen destek hizmetlerinin, tedavi sürecinin ayrılmaz bir parçası olduğu ve tedavinin başarısında önemli rol üstlendiği gerek tıp bilimi uzmanları gerekse toplumbilimciler tarafından kabul edilmiş bir gerçektir.

Genel olarak HIV pozitiflerde tedaviye başlamayı geciktirme, tedaviye uyumda ve test rutinlerine devam etmede isteksizlik, ilaç kullanım kurallarına dikkat ve günlük dozlarına riayet etmeme eğilimi gözlemlenmektedir.

HIV tanısıyla birlikte korku, kaygı, depresyon, utanç ve intihar eğilimi gibi duygu ve düşünceler pek çok kişide ortaya çıkmakta ve çoğu zaman da bu olumsuz duygu ve düşünceler uzun süreler devam edebilmektedir. Bu da kişinin yaşamla olan bağlarını zayıflatmakta ve sonucunda da tedavi sürecini negatif yönde etkilemektedir.

Pozitif Yaşam Derneği, bu ihtiyacı kurulduğu ilk günden tespit etmiş ve bu amaçla Pozitif Yaşam Destek Merkezi’ni kurmuştur. 2,5 yıldır hizmetlerine devam eden merkezde enfeksiyon doktoru, psikolog, beslenme uzmanı ve avukat gibi konusunda uzman kişiler danışmanlık vermekte, akran danışmanları ve sosyal hizmet danışmanlarıyla bu hizmetler desteklenmektedir.

Pozitif Yaşam Destek Merkezi’ne ilk kez gelen kişi önce merkez yöneticisiyle görüşür ve kişinin ihtiyaçları belirlenir. Bu ihtiyaçlar doğrulusunda uzman kadro ile görüştürülen kişinin diğer yandan da düzenlenen eğitim ve sosyal etkinliklere katılımı sağlanmaya çalışılır. Kısa sürede HIV statüsüyle barışabilmesi için ona rol model oluşturabilecek akranlarıyla bir araya getirilir. Pozitif Yaşam Derneği’nin hazırladığı yazılı ve görsel materyaller kendisine verilir. Merkez yönetimi tarafından testlerini yaptırıp yaptırmadığı, ilaçlarını zamanında alıp almadığı gibi tedavi ile ilgili konular düzenli takip edilir.

Bütün bu çalışmalar neticesinde kişilerin kendileriyle kısa sürede barıştığı, sağlıklarına eskisinden de fazla dikkat ettikleri, yaşamlarını olabildiğince düzene soktukları görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında PYD tarafından İstanbul’da yürütülen destek hizmetlerinin en azından Türkiye’nin büyük şehirlerinde de olması üzerinde durulması gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.