Skip to content Skip to footer

Ben bu satırları HIV ile yaşayan birinin hayatına eşlik eden biri olarak yazıyorum. Bundan aylar önceydi tanışmıştık, belki de birçok kriteri birbirine uymayan iki yabancıydık başlarda… Zaman geçtikçe hayatı birlikte yürütmeye çalışan fakat bir noktada tıkanan bir iletişime dönüşmüştü ilişkimiz. Can ile tanıştığımızdan beri ona karşı bir şeyler hissediyordum; fakat o bir adım geldiyse on adım geri kaçıyor ve benden uzak duruyordu. Ben ise her defasında hayal kırıklığı yaşıyordum. Bir yandan Can beni hayatından çıkarmıyorken bir yandan asla bilmediğim bir nedenle beni hayatına almıyordu. Her dakikamız beraber geçiyor ve birbirimizi önemsiyorduk; fakat mevzu ilişkiye ya da duygusal bağlılıklara geldikçe benden uzaklaşıyor ve her dakika yanımda olmasına rağmen aramıza kilometrelerce mesafe koyuyordu. Böyle böyle aylar geçti ve zaman geçtikçe birbirimize daha çok bağlanıyor ve daha çok yaklaşıyorduk artık aramızda hiçbir engel yoktu. Bir kez daha yaklaştım ona ve o bana “Ali duygusal olarak seninle olan birlikteliğimizin farkındayım fakat olmaz yapamam.” diyordu. Her defasında kendimde suç aradım, yaş farkı mı? dış görünüşümü beğenmiyor mu? neden benden uzak neden bu kadar yakınımdayken bu kadar uzağımda? diye sorguluyordum.

“O güne dair resim”

Zaman geçtikçe daha yakın olmuştuk ve hayatımızda sadece birbirimiz vardı buna ‘’arkadaşlık’’ diyordu. Fakat duygusal olarak zaman zaman beni kıskandığını bana hayatındaki herkesten daha fazla değer verdiğini hissettiriyordu. Ben ise büyük bir çıkmazdaydım onu seviyor onsuz bir saniye düşünemiyor ve onsuz hayatımı geleceğimi planlayamıyordum. Zaman geçtikçe ona bağlandıkça benden sakladığı bir şey olduğunu düşünmeye başladım. Tatile çıktığımızda biraz dertleşme moduna geçtik, havuzun başında hayatımı kurtaran şu soruyu sordum: “Benden sakladığın bir şey var mı?” Cevabı çok basitti; fakat bu cevabın hayatımın geri kalanını hem çok mutlu hem de daha bilinçli kılacağını bilemeden yanıtını dinledim. “Bunu daha önce kimseye söylemedim Ali, asla söylemeyi düşünmedim. Tatilden döndüğümüzde sana söylemeyi planlıyordum. Bunu duyduğunda lütfen hayatımdan gitme.”’ dedi. Bunun üzerine bir an bile tereddüt etmeden onu dinledim. “Ben HIV pozitifim, trafik kazası geçirdikten sonra aldığım kan nedeni ile bulaştı, fakat henüz kuluçka döneminde olmasından kaynaklı doktor kontrolünde gözetimde tuttuk, herhangi bir bulaşıcılık durumum yok sana zarar verecek bir şey asla yapmadım. İlişkimiz için engel buydu, seni bu durumun içine çekmek istemedim. Beni yargılamandan ve anlamamandan korktum. Seni seviyorum.” dedi. Bu yazdığımı birçok insan yargılayabilir, fakat hayatımda aldığım en güzel haberdi. Onun HIV ile yaşıyor olması benim için asla bir engel olamazdı; çünkü ben onu her şeyiyle seviyordum, kalbimin içinde olan birinin taşıdığı herhangi bir hastalık beni ilgilendirmiyordu. Bana hastalığın bulaşıcı olmadığını, sürekli ilaç kullandığını sadece pozitif olduğunu söyledi. Rahat olan içim daha çok rahatlamıştı. Ve o tatil bize sadece tatil olmadı; yeni bir başlangıç oldu… Can Pozitif Yaşam Derneği’nin desteği ile bana açılabildi, o hikayeler ve o güzel yürekli gönüllü çalışanları sayesinde. Pozitif Yaşam Derneği’ne teşekkürlerimi iletiyorum, mutluyuz ve hep böyle kalacağız inşallah. Umarım hikayemiz bizim durumumuzda olan birçok insana ışık olur. Unutmayın, sevginin önünde hiçbir engel duramaz. Onu seviyorum, şimdi ise tek yapmak istediğimiz bu derneğe daha çok yardımcı olmak.

Ali