Skip to content Skip to footer

Üyesi olduğumuz ve oldukça faal olan European AIDS Treatment Group (EATG), 25-27 Haziran 2011 tarihlerinde, düşük HIV/AIDS yayılım olan doğu ve güney doğu Avrupa ülkelerini bir araya getiren bir toplantıyı, Budapeşte’de gerçekleştirdi. 18 farklı ülkeden 31 davetlinin olduğu toplantılarda Arnavutluk, Bosna Hersek, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, Kosova, Makedonya, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Türkiye ve Macaristan’ın yanında Almanya, İngiltere ve Belçika çoğunlukla gözlemci ve kolaylaştırıcı olarak görev aldılar.

Organizasyonu gerçekleştiren Macaristan HCLU derneğinden olan Ferenc Bagyinszky bizlere hiç yabancı değil. Sayın Bagyinszky, bir süre önce İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz Uluslar Arası HIV/AIDS Konferansı’na konuşmacı olarak katılmış, Macaristan’daki durumu paylaşmıştı. Yükselen ve bölgesel bir güç olan Türkiye’nin daha fazla rol alması gerektiğini dile getiren Bagyinszky yapılan toplantılarda, Türkiye’yi daha fazla görmek ve ağırlığını hissetmek istediklerini ifade ettiler.

Toplantıda derneğimizi temsilen Genel Koordinatörümüz Nejat Ünlü, bölgesel bakış açısı, planlama ve çözümlemelere ihtiyaç duyulduğunu, daha kapağını kaldırmadığımız konuların olduğunu, birlikteliklerle çok yol kat edilebileceğini dile getirdi. Tüm bölge ülkeleriyle pozitif ve önemli ilişkileri olan Türkiye’nin daha fazla rol alması ve daha fazla süreçte olmasını arzuladığımızı belirttiğimiz toplantıda, 6 yıllık saha deneyimimizin HIV/AIDS’e karşı vereceğimiz ulusal yanıtın, salt ulusal ölçekte yapılan çalışmalarla üretilemeyeceğini, mutlaka uluslar arası bakış açısı ve yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğunu dile getirdik. Değişen dünya dengeleri, küresel krizler ve Türkiye’nin HIV/AIDS’in en fazla yayılım gösterdiği iki alanın tam ortasında bir konumda olmasından dolayı pek çok şeyi yeniden konuşmak gerektiğinin altını çizen Ünlü, her türlü ortaklıklara ve bölgesel çalışmalara açık olduklarını belirttiler. Bölgesel yaptırım gücü olan bir yapıya ihtiyaç duyduklarını anlatan Ünlü, ülkemizden örnekler vererek Türkiye’deki resmin daha iyi anlaşılmasını sağladı. 3 gün süren toplantılar boyunca konuşulan sorunlar ve çözümler daha sonra Budapeşte Deklarasyonu olarak yayımlanıp, dünya kamuoyuna sunulacak. Deklarasyonun AIDS 2012 toplantılarında ve diğer önemli toplantılarda tartışılacağı ve yorumlara sunulacağı belirtiliyor.