Hayır. HIV statünüz özel hayatın gizliliği kapsamında korunan bir bilgi olup aynı zamanda özel nitelikli kişisel sağlık verisidir. Bu sebeple işvereninizin özel hayatınıza ilişkin bu bilgiyi talep etme hakkı yoktur. HIV statünüzü açıklama zorunluluğunuz olmadığı gibi, iş yerinde sağlık bilgilerinizin gizli tutulmasını talep etme hakkınız da bulunmaktadır.
İşvereninizin HIV statünüz nedeniyle sizi işten çıkarması, ayrımcılık yasağı ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu durumda, yasal koşulların oluşması ile işe iade davası açabilir, maddi ve manevi tazminat talep edebilirsiniz. Ayrıca, ayrımcılık yasağının ihlaline ilişkin şikâyette bulunabilirsiniz.
HIV ile yaşayan kişilerin de herkes gibi sağlık hizmetlerinden, hiçbir biçimde ayrımcılığa uğramadan yararlanma hakkı bulunmaktadır. Bu durum “ayrımcılık” suçu kapsamında değerlendirilir ve sağlık çalışanları hakkında Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Bunun yanında, hastanelerin Hasta Hakları Birimine, CİMER’e ve SABİM’e başvuru yapabilirsiniz.
Hayır, HIV ile yaşadığınız öğrenildikten sonra sağlık hizmeti ücretlerinde artış yapılması kesinlikle hukuka aykırıdır. HIV ile yaşayan kişilere yönelik ücret artışı, ayrımcılık yasağına ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Türkiye’de sağlık hizmetlerinde, kişilerin sağlık durum ve statülerine göre farklı ücret uygulaması yapılması yasaktır. Bu tür bir durumla karşılaştığınızda, sağlık kuruluşu hakkındaki durumu il sağlık müdürlüğüne veya hasta hakları birimine bildirebilir, ayrıca Sağlık Bakanlığı’na başvurabilirsiniz. Ayrıca, hukuki süreç başlatarak, yaşadığınız ayrımcılık nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep edebilirsiniz.
Hayır, HIV statünüzü hiç kimse ile paylaşmak zorunda değilsiniz. Ancak tedavi sürecinizle ilgili bir risk teşkil edip etmediğini değerlendirebilmesi için enfeksiyon hastalıkları uzmanınıza danışmanız önerilir.
Evet, HIV pozitif kişiler gerekli tıbbi değerlendirmeler yapıldığı sürece estetik ve diğer cerrahi operasyonları olabilir. Cerrahların HIV pozitif kişileri sırf HIV statüleri nedeniyle ameliyat etmemesi, hukuka aykırılık teşkil eder.
Sağlık çalışanları, hasta mahremiyetine saygı göstermek zorundadır. Kişisel sağlık verilerinizi rızanız dışında üçüncü kişilerle paylaşan sağlık çalışanları hakkında, ilgili sağlık kuruluşunun hasta hakları birimine, başhekimliğe ve savcılığa şikâyette bulunabilirsiniz.
Mevzuatta HIV pozitif kişilerin evlat edinmesini engelleyen açık bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak, uygulamada ayrımcılık yaşanabilmektedir. Evlat edinme sürecinde sağlık raporu talep edildiğinden, başvurunuz reddedilirse kararın tarafınıza bildirilmesini talep edebilir ve hukuki yollara başvurabilirsiniz.
Evet, HIV pozitif kişilerin evlenmesine dair herhangi bir yasal engel yoktur. Uygulamada bazı evlendirme daireleri ve sağlık kuruluşları, yanlış yönlendirme yaparak HIV testi talep edebilir veya HIV pozitif kişilerin evlenmesini engellemeye çalışabilir. Bu tür durumlar açıkça hukuka aykırıdır ve ayrımcılık yasağı kapsamında değerlendirilebilir. Eğer böyle bir durumla karşılaşırsanız, idari makamlara itiraz edebilir ve hukuki destek alabilirsiniz.
Hayır, böyle bir durum hukuka aykırıdır. Evlilik sağlık raporunda yalnızca belirli bulaşıcı hastalıkların taranması istenir ve HIV testi zorunlu değildir. Eğer bir hekim HIV pozitif olduğunuz için rapor vermeyi reddederse, İl Sağlık Müdürlüğü’ne şikâyette bulunabilir ve hukuki destek alabilirsiniz.
Türkiye’de HIV pozitif kişiler, Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği kapsamında askerlikten muaf tutulmaktadır. Askerlik muafiyet süreçlerine ilişkin detaylı bilgiye buradan ulaşabilir veya 0216 418 10 61 numaralı Destek Hattımızdan bilgi alabilirsiniz.
Evet, HIV pozitif kişilerin sigortalı olarak çalışmasının önünde hiçbir yasal engel yoktur. HIV ile yaşayan kişiler, ayrımcılığa uğramadan çalışma hayatına katılma hakkına sahiptir. İş yerinde HIV statünüz nedeniyle ayrımcılığa maruz kalmanız durumunda hukuki destek alabilirsiniz.
Çoğu ülke HIV pozitif kişilerin girişine ve oturum iznine kısıtlama getirmemektedir. Ancak, bazı ülkelerde HIV testi zorunluluğu bulunabilir. Gideceğiniz ülkenin konsolosluğundan veya ilgili otoritelerden bilgi almanız önerilir. Turistik ziyaretlerde ise herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaksızın seyahat özgürlüğünüz bulunmaktadır. www.positivedestinations.info web sitesinden ülkelerin uygulamalarına dair bilgi edinebilirsiniz.
Evet, HIV ile yaşayan bir kişinin kamu görevlisi olması mümkündür. Türk mevzuatına göre, HIV pozitif olmanın kamu hizmetine alımda herhangi bir engel teşkil etmesi söz konusu değildir. Kamu görevlisi olma hakkı, kişilerin sağlık durumlarına göre ayrımcılık yapılamayacak bir haktır. Ancak, bazı kamu görevleri özel sağlık şartları gerektirebilir, bu nedenle her görev için sağlık durumu özel olarak değerlendirilebilir. HIV pozitif kişilerin, çalışma hayatına katılmaları ve kamu sektöründe görev almaları, ayrımcılık yasağı kapsamında korunmaktadır.
HIV tanısı almak, mevcut askeri sağlık yönetmeliklerine göre askeri personel olarak çalışmaya engeldir. Bu nedenle, HIV tanısı alan kişilerin askerlikle ilişiği kesilir. Ancak, malulen emeklilik ayrı bir süreçtir ve HIV tanısı almak tek başına malulen emeklilik için yeterli değildir.
Malulen emekli olabilmek için: Çalışma gücünüzün en az %60’ını kaybettiğinizi sağlık raporuyla belgelemeniz gerekir. Bu durum, askeri hastanelerde veya yetkili sağlık kurullarınca yapılan değerlendirme sonucunda belirlenir.
Eğer mevcut sağlık raporunuz malulen emeklilik için yeterli değilse, askerliğe uygun olmadığınız için sadece TSK ile ilişiğiniz kesilebilir, ancak emekli statüsüne geçemeyebilirsiniz. Bu süreçle ilgili detaylı bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için hukuki destek almanız önerilir.
Evet, HIV ile yaşayan bir kişi malulen emekli olabilir. Ancak malulen emeklilik için HIV statüsü tek başına yeterli değildir. Malulen emeklilik başvurularının değerlendirilmesinde, HIV süreci ve bireyin genel sağlık durumu dikkate alınır. Malulen emeklilik başvurusu ve süreçleri hakkında daha detaylı bilgi almak için SGK’nın resmi web sitesini ziyaret edebilir veya bir sosyal güvenlik uzmanına danışabilirsiniz.
HIV ile yaşayan kişiler, engelli sağlık raporu kapsamında değerlendirilebilir mi sorusu, kişinin sağlık durumuna ve enfeksiyonun seyrine bağlıdır. HIV tek başına engellilik veya maluliyet kapsamında değerlendirilmez. Ancak, HIV’in ilerlemesi sonucu bağışıklık sisteminde ciddi hasar meydana gelmişse ve buna bağlı olarak çalışma gücünde kayıp oluşmuşsa, engellilik veya maluliyet tespiti söz konusu olabilir. Eğer HIV ile yaşayan bir kişi engellilik ya da maluliyet kapsamında değerlendirilmek istiyorsa, tam teşekküllü bir devlet hastanesinden sağlık kurulu raporu alarak SGK’ya başvurabilir ve gerekli hukuki süreçleri takip edebilir. Bu süreçte hak kaybına uğramamak için hukuki destek almak faydalı olacaktır.
Özel huzurevleri ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı huzurevlerine kabul koşulları arasında, bulaşıcı hastalığı bulunmamak şartı yer almaktadır. Huzurevlerine kabul şartları, ilgili mevzuatta “bulaşıcı hastalığa ilişkin tahliller” gibi testlerin yapılmasını içermekte ve HIV ile yaşayan kişilerin huzurevlerine kabulüne engel olabilmektedir. HIV pozitif kişilerin huzurevlerine kabul edilmemesi veya kabul edilse bile tecrit uygulamalarına maruz bırakılması gibi durumlar yaşanabilmektedir. Fakat HIV enfeksiyonu sosyal eylemlerle bulaşmadığından; HIV ile yaşayan kişilerin huzurevinde kalması başka kişiler için risk içermez ve herhangi bir ayrımcılığa uğramamaları gerekmektedir. Kişinin toplu yaşam yerlerinde kalmasına mani olacak bulaşıcı hastalığı bulunmadığına dair kişinin enfeksiyon hekiminden bir yazı talep edilebilir ve huzurevlerine sunulabilir. HIV pozitif kişiler sahip oldukları temel haklar bağlamında yasal yollara başvurabilir.
HIV pozitif olmak, havalimanında yer hizmetleri veya uçuş hizmetlerinde çalışmak için tek başına bir engel teşkil etmez. Ancak, havacılık sektöründe uçuş güvenliği açısından sağlık kriterleri ve bulaşıcı hastalıklar konusunda belirli düzenlemeler bulunabilir. Uçuş personeli için HIV ve diğer bulaşıcı hastalıklar sağlık kontrollerinde dikkate alınabilirken, yer hizmetleri personeli için genellikle daha esnek sağlık koşulları uygulanmaktadır. Her durumda, çalışılacak hava yolu şirketi ve havaalanı ile iletişime geçerek spesifik sağlık şartları hakkında bilgi almak gereklidir.
Evet, HIV ile yaşayan kişilerin sağlık çalışanı olmasının önünde yasal bir engel bulunmamaktadır. Türkiye’deki mevcut mevzuat, HIV pozitif kişilerin doktor, hemşire, sağlık teknisyeni veya diğer sağlık personeli olarak çalışmasını yasaklamamaktadır. Ancak, bazı sağlık kuruluşları veya işverenler, HIV statüsünü gerekçe göstererek istihdam sürecinde ayrımcılık yapabilmektedir. Eğer HIV statüsü nedeniyle bir sağlık kuruluşuna kabul edilmezseniz ya da mesleğinizi icra etmenize engel olunursa, iş mahkemeleri veya ilgili sendikalar aracılığıyla hukuki yollara başvurabilirsiniz.
Evet, HIV ile yaşayan kişilerin gıda sektöründe çalışmasının önünde yasal bir engel bulunmamaktadır. HIV enfeksiyonu, yiyecek veya içecekler aracılığıyla bulaşmaz. Bu nedenle, HIV pozitif kişilerin gıda hazırlama, servis etme veya gıda üretimi gibi alanlarda çalışmaları, halk sağlığı açısından bir risk oluşturmaz. HIV statüsü nedeniyle bir kişinin gıda sektöründe çalışmasının engellenmesi veya işten çıkarılması, ayrımcılık teşkil eder ve hukuka aykırıdır. Eğer HIV statünüz nedeniyle iş yerinde ayrımcılığa uğrarsanız, yasal haklarınızı korumak için hukuki destek almanız önerilir.
Poliçe şartları ve kapsamları sigorta şirketlerine göre değişiklik gösterebilir. Bazı özel sağlık sigortaları, HIV ve buna bağlı hastalıkları poliçe kapsamı dışında tutabilir. Bu durumda, HIV dışındaki sağlık hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Ancak, her sigorta şirketinin ve poliçenin şartları farklı olduğundan, özel sağlık sigortası yaptırmadan önce poliçe detaylarını dikkatlice incelemeniz ve HIV ile ilgili kapsamı netleştirmeniz önemlidir.
Geçmişte SGK’ya dilekçe vererek MEDULA sistemindeki sağlık verilerinin gizlenmesi talep edebiliyorken; güncel düzenlemelere göre, bilgilerin sınırlandırılması yalnızca mahkeme veya savcılık kararıyla mümkün hale gelmiştir. Bu durum, bireylerin mahremiyetini koruma konusunda ek zorluklar yaratmaktadır. MEDULA sistemi üzerinden gerçekleşen mahremiyet ihlallerine maruz kalan kişiler, hukuki destek almak için ilgili sivil toplum kuruluşlarına veya avukatlara başvurabilir. Derneğimiz HIV ile yaşayan kişilerin mahremiyet haklarının korunması ve MEDULA sistemindeki veri gizliliği ihlallerinin önlenmesi amacıyla bu konuda hukuki mücadele yürütmekte olup, konuya ilişkin dava süreci Danıştay’da devam etmektedir. Dava sonuçlandığında sosyal medya hesaplarımızdan duyurusu yapılacaktır.
Hayır. HIV ile yaşıyor olmak eğitim almaya engel değildir. HIV ile yaşayan öğrenciler eğitimlerine kesintisiz devam edebilir ve sağlık durumlarını okula bildirmek zorunda değildir. Ancak, HIV hakkında yeterli bilgiye sahip olunmaması ve ön yargılar nedeniyle ayrımcılıkla karşılaşma riski olabilir. Bu tür durumlarla karşılaşan öğrenciler hukuki destek alabilir. Mevzuatta belirli istisnalar bulunmaktadır; örneğin, askeri okullar ve polis akademileri gibi bazı kurumlar HIV ile yaşayan kişileri kabul etmemektedir.
Yasal olarak, HIV ile yaşamak KYK yurtlarında kalmaya engel değildir. KYK yurt başvurularında HIV testi istenmemekte olup, HIV statüsü yurt başvurusu değerlendirmelerinde bir kriter olarak kullanılmamaktadır. Anayasa ve ilgili mevzuat gereği, herkesin eğitim hakkı ve barınma hakkı güvence altındadır. Eğer HIV statünüz nedeniyle KYK yurduna kabul edilmez veya yurtta herhangi bir ayrımcı uygulamaya maruz kalırsanız, bu durum ayrımcılık yasağına ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Böyle bir durum yaşanması halinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na başvuruda bulunabilir ve hukuki destek alabilirsiniz.
Cezaevlerinde HIV ile yaşayan kişilerin tedaviye erişim hakkı vardır ve bu tedavi, devletin sağlık hizmetleri kapsamında sağlanır. Cezaevindeki sağlık hizmetleri, HIV pozitif kişilerin tedavi süreçlerini desteklemek için düzenlenmiştir. Ancak, bazı cezaevlerinde sağlık hizmetlerine erişim konusunda zorluklar yaşanabilir. Bir sorunla karşılaşırsanız ilgili sivil toplum kuruluşlarına veya avukatlara başvurabilir, tedaviye erişim sağlanması için destek alabilirsiniz.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) yasaları, Türkiye Cumhuriyeti yasalarından farklıdır ve yabancı uyruklu öğrenciler ve oturum izni olan yabancılar için özel düzenlemeler içerebilir. HIV tanısı nedeniyle sınır dışı edilme riskiniz olup olmadığı konusunda en doğru ve güncel bilgiyi edinmek için KKTC’deki yetkili makamlarla veya alanında uzman bir avukatla görüşmeniz önemlidir. Resmi kurumlara başvurarak veya hukuki destek alarak haklarınız konusunda detaylı bilgi edinebilirsiniz.
HIV statünüz, kişisel veri olarak korunur ve izinsiz paylaşılması Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve özel hayatın gizliliği kapsamında yasaktır. Eğer bir kişi HIV statünüzü paylaşmakla tehdit ediyorsa, tehdit ve şantaj suçlarından dolayı Cumhuriyet Başsavcılıklarına şikâyette bulunabilir ve kişisel verilerin ihlali nedeniyle tazminat davası açabilirsiniz. Bu durumda, hukuki destek alarak suç duyurusunda bulunmanız önemlidir.
Özel güvenlik görevlisi olabilmek için, Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ve Özel Güvenlik Görevlileri Sağlık Şartları Yönetmeliği kapsamında belirlenen sağlık koşullarını sağlamak gerekmektedir.
- Silahlı özel güvenlik görevlisi olabilmek için, tam teşekküllü devlet hastanesinden alınan “Silahlı özel güvenlik görevlisi olmaya uygundur” ibareli sağlık raporunun alınması zorunludur.
- Silahsız özel güvenlik görevlisi olmak için de sağlık raporu gereklidir ancak şartlar, silahlı güvenlik görevlilerine kıyasla daha esnektir.
Özel Güvenlik Görevlileri Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin ekinde yer alan “Ek-1” listesinde, “komplikasyonlu AIDS veya HIV” özel güvenlik görevlisi olmaya engel hastalıklar arasında sayılmaktadır. Bu nedenle, HIV pozitif kişiler sağlık raporu alırken genellikle zorluklarla karşılaşabilmektedir.
Ancak, Pozitif Yaşam Derneği’nin girişimleriyle Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) alınan bir görüş yazısı, bu yönetmelik maddesinin yorumlanmasına ilişkin önemli bir değerlendirme ortaya koymuştur. TTB’nin cevabi yazısında, HIV pozitif kişilerin herhangi bir komplikasyon geliştirmediği sürece özel güvenlik görevlisi olarak çalışabilecekleri ifade edilmiştir.
Bu doğrultuda, HIV tanısı almak tek başına özel güvenlik görevlisi olmayı engellemez. Ancak, sağlık raporu alma sürecinde ilgili hastane veya sağlık kurulu, kişinin sağlık durumunu değerlendirerek karar verecektir. Eğer rapor, HIV pozitif kişilerin güvenlik görevlisi olamayacağı yönünde verilirse, bu karara itiraz etme ve hukuki yollarla itiraz sürecini başlatma hakkı bulunmaktadır.
TTB’nin konuya ilişkin görüş yazısına ulaşmak isteyenler, Pozitif Yaşam Derneği ile iletişime geçerek detaylı bilgi edinebilirler.
Evlilik başvurusu yapabilmek için, Evlilik Öncesi Sağlık Raporu alınması gerekmektedir. Bu rapor, Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği kapsamında aile hekimleri tarafından düzenlenmektedir. Ancak, bazı aile hekimleri HIV pozitif kişilere evlilik sağlık raporu vermekten kaçınabilmekte veya HIV tanısı nedeniyle rapor düzenlemeyebilmektedir. Oysa ki, HIV tanısı evliliğe engel değildir ve sağlık raporu verilmemesi hukuka aykırıdır. Aile hekiminiz sağlık raporu düzenlemeyi reddediyorsa, gerekçesini yazılı olarak talep edin. İl Sağlık Müdürlüğü’ne veya bağlı olduğunuz Toplum Sağlığı Merkezi’ne başvurarak, evlilik raporu verilmesi gerektiğini belirtin. Alternatif olarak, bir devlet hastanesine veya yetkili bir sağlık kuruluşuna başvurarak sağlık raporu alabilirsiniz. HIV tanısı alan kişilerin evlilik sağlık raporu sürecinde ek testler veya özel izinler alması gerekmemektedir. Bu nedenle, aile hekiminin keyfi olarak rapor düzenlememesi hukuka aykırıdır ve itiraz hakkınız bulunmaktadır.