Türkiye’de HIV alanında faaliyet gösteren beş hekim derneğinin oluşturduğu Türkiye HIV/AIDS Platformu’nun bu yıl sekizincisini düzenlediği Türkiye Ulusal HIV/AIDS Kongresi 2024, 5-8 Aralık tarihlerinde Antalya’da gerçekleşti. Derneğimizin de bilimsel kurulunda yer aldığı Ulusal HIV/AIDS Kongresi’ne Türkiye’nin tüm bölgelerinden yüzlerce hekim ve özne derneği temsilcileri katılım sağladı. Alanlarına ilişkin sunumlar, sempozyumlar, olgu tartışmaları ve kısa panellerden oluşan program, 26 oturumda dört gün boyunca sürdü.
Açılış konuşmasıyla başlayan Ulusal HIV/AIDS Kongresi 2024’ün ilk gününde dünya çapında HIV ile mücadelede 95-95-95 hedeflerine yaklaşılması umut verici bulunurken, bölgesel eşitsizlikler ve marjinalize edilen grupların karşılaştığı engeller önemli bir sorun olarak vurgulandı. Eğitim eksiklikleri, damgalama, göç ve kültürel normların HIV vaka artışındaki etkisine dikkat çekildi. Türkiye’nin HIV taramalarında eksik kaldığı, hedef gruplara erişimin yetersiz olduğu, GDTM’lerin sayıca az olduğu, kendin yap testlerin yaygın olmadığı ve enfeksiyon hekimleri haricinde HIV farkındalığının düşük olduğu aktarıldı. HIV enfeksiyonunun tanı, tedavi, izlem ve önlemine ilişkin hizmetlerin standardizasyonunun tartışıldığı açık oturumda dernek koordinatörümüz Yağmur Şenoğuz konuşmacı olarak yer aldı.
Kongrenin ikinci günü, HIV’in genetik yapısı ve mutasyonları, dünya üzerindeki çeşitli şifa yöntemleri ve çalışmaların paylaşıldığı oturumlarla başladı. Sonraki oturumlarda; HIV ile mücadelede uzun vadeli başarı için multidisipliner bir yaklaşımın gerekliliği ve toplumun bu sürece dâhil edilmesi vurgulandı. Yaşam kalitesinin artırılmasının sadece viral baskılama ile değil, aynı zamanda fiziksel, sosyal ve psikolojik sağlıkla da desteklenmesi gerektiğine dikkat çekildi. Cure (tedavi) sürecinin zaman alacağı ve hemen gerçekleşmeyeceği ifade edildi. Bu nedenle HIV ile yaşayan bireylerin yaşam kalitesinin iyileştirilmesinin ön planda olması gerektiği belirtildi. Gün; farklı alanlarda uzman hekimlerin bilgi paylaştığı dermatolojik sorunlar, metabolik sağlık gibi sunumlarla devam etti. İkinci gün, sağlık hizmetlerine erişimde ayrımcılığı önlemek adına Pozitif Yaşam Derneği olarak yaptığımız çalışmaları aktardığımız oturumun ardından olgu sunumları ile sona erdi.
Kongrenin üçüncü gününde adolesanlarda; HIV enfeksiyonu, uygun tedavinin seçimi, tedaviye uyum ve uyumu etkileyen faktörlere ilişkin sunumlar gerçekleşti. Multidisipliner yaklaşımın önemine vurgu yapılarak aile ile doğru iletişime değinildi. HIV ve nörolojik sorunlar, HIV ve depresyon gibi konu başlıklarına yer verildi. Diğer cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların ele alındığı oturumların ardından münazara oturumuyla kongrenin üçüncü günü tamamlandı.
19 senedir HIV ile yaşayan kişileri ve yakınlarını ücretsiz danışmanlık hizmetleriyle destekleyen, toplumda HIV farkındalığını artırarak ayrımcılık ve damgalamayla mücadele eden Pozitif Yaşam Derneği olarak önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da kongredeydik. Sosyal hizmet uzmanımız Rojda Çelik’in “Türkiye’deki sosyal hizmet uzmanlarının HIV ile yaşayan kişilere yönelik vaka yönetimi bağlamında bilgi düzeyinin ölçülmesi” başlıklı bildirisi poster sunumu olarak kongrede yer aldı.