Önyargıları kırmak, korkularımızdan kurtulmak ve ayrımcılığı azaltmak için herkesi AIDS yerine HIV demeye davet ediyoruz. 1990’lı yıllarda geliştirilen etkili tedavilerle HIV Enfeksiyonu ölümcül hastalıklar listesinden çıkarıldı. Günümüzde tedavi altındaki bireyler AIDS evresine gelmeden standart yaşam sürelerini sağlıklı yaşayabilirler.
Bugün 1 Aralık Dünya AIDS Günü. HIV ve AIDS konusunda farkındalık yaratma adına önem taşımaktadır. HIV Enfeksiyonu virüsün geçişiyle başlayan süreçtir. AIDS ise HIV Enfeksiyonunun tedavi edilmemesi halinde yıllar içerisinde bağışıklık sisteminin hastalık etkenlerine karşı savunma mekanizmasını çalıştıramadığı dönemin adıdır. AIDS HIV’in neden olduğu hastalık değildir. HIV ile yaşayan insanlar AIDS değildir. Bu sadece enfeksiyona ait bir dönemdir. HIV enfeksiyonuna dair bütün ön yargılarımız ve korkularımız AIDS kavramı üzerinde toplanmıştır. Enfeksiyonu öğrenmek, korkmamak, korunmak ve enfeksiyonla yaşayan bireyleri ötekileştirmemek adına tüm olumsuz düşüncelerin sembolü olan AIDS yerine sizleri HIV demeye davet ediyoruz.
HIV Enfeksiyonu Hızla Yayılıyor
Dünyada enfeksiyon yayılımı yavaşlatılmışken Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre sahra altı Afrika’dan sonra en yüksek yayılım oranı % 450 olarak Türkiye’de görülmektedir. Sağlık Bakanlığı verilerine göre 30 Kasım 2017 itibariyle 16.644 kişi HIV tanısı almıştır.
En Büyük Risk Riski Bilmemek
HIV Enfeksiyonunun yayılımındaki en önemli etken farkındalığımızın düşük olması. Başkent ve Hacettepe Üniversitelerinin 22.000 kişi ile hazırladıkları farkındalık raporuna göre toplumun % 77’si HIV Enfeksiyonunu, görülme sıklığını, riskli davranışları, korunma yöntemlerini ve tedavi imkanlarını bilmiyor. Farkında olmadığımız için riskli davranışlar HIV yayılımını hızlandırıyor.
Farkında olun, korunun, test yaptırın. Damgalamayın, ayrımcılık yapmayın.
AIDS demekten vazgeçin HIV ile barışın.
HIV ve AIDS’e dair farkında olunması gereken beş önemli durum vardır;
HIV ile AIDS’in Farklı şeyler olduğunun farkında mıyız?
HIV enfeksiyona neden olan virüsün kendisidir, AIDS ise HIV Enfeksiyonunun tedavi edilmediğinde ortaya çıkan hastalıklar bütünüdür. Dolayısıyla HIV testi pozitif çıkan her birey AIDS safhasında değildir.
HIV ve AIDS’in tedavisinin olduğunun farkında mıyız?
Bugün HIV Enfeksiyonu günde tek tablet ilaçlarla tedavi edilebilen kronik bir sağlık durumudur. Tedavi altındaki bireyler standart yaşam sürelerini sağlıklı geçirebilirler. HIV tedavisi sosyal güvence kapsamında tamamen ücretsizdir. İleri evrede tanı alan bireyler dahi bu tedavi sayesinde sağlıklı yaşamlarına geri dönebilirler.
HIV ile enfekte olup olmadığının farkında mısın?
Farkındalığın en önemli hususlarından biri bireyin kendi durumunu biliyor olmasıdır. Vücuda yerleştikten sonra 8 – 10 yıl boyunca belirti vermeyen virüs bulaştıktan 21 gün sonra yapılan kan testleriyle tespit edilebilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü aktif cinsel yaşamı olan bireylerin yılda bir kez ve her korunmasız cinsel ilişki sonrası test yaptırılmasını önermektedir.
HIV ve AIDS’in ülkemizdeki yayılımının farkında mıyız?
Sanıldığı gibi HIV enfeksiyonu yalnızca yabancı ülkelerde görülmemektedir. Türkiye’de enfeksiyonun yayılım hızı bir salgının eşiğinde olduğumuzu göstermektedir. HIV ve AIDS’e dair geçmişten gelen yanlış bilgi ve ön yargılar ile cinsel sağlığa dair eğitim eksiğimiz yayılımı arttırmaktadır.
HIV ile yaşayan bir bireye nasıl davranmam gerektiğinin farkında mıyım?
Aslında cevap son derece basit. Hangimiz HIV Pozitif Ne Fark Eder? Sıradan bir insanla nasıl sosyalleşiyorsak HIV ile yaşayan bireylerle de aynı şekilde sosyal yaşamı paylaşabiliriz. HIV ile yaşayan insanlarla birlikteyken almamız gereken özel bir önlem bulunmamaktadır.