Mesude Erşan
1 Aralık 2023 – diken.com.tr
Sağlık Bakanlığı verilerine göre 1 Ocak – 8 Kasım 2023 arasında 1677 HIV pozitif ve 51 AIDS vakası olmak üzere toplam 1728 vaka tespit edildi. 1985’den 8 Kasım’a kadar 39 bin 437 HIV pozitif kişi ve 2 bin 295 AIDS vakası bildirildi. Bu sayılar gerçek tablonun ancak yüzde 40-50’sini yansıtıyor.
Peki HIV nasıl bulaşıyor? Korunma yolları ne?
HIV/AIDS Türkiye’de ilk tespit edildiği 1985’den beri izleniyor. Tam olarak anlaşılana ve kontrol altına alınana kadar kabus olarak algılanan HIV/AIDS, bilmeyenleri korkutmaya devam ediyor. Alanda konuyla ilgili çalışmalar yapan sivil toplum örgütleri, HIV’in bulaşma ve bulaşmama yollarını insanların hala öğrenemediğini söylüyor. Bu bir yandan etkili korunma yöntemlerini kullanmaktan alıkoyarken diğer yandan testlere başvurularda da rehavete yol açıyor.
Yeri gelmişken hemen hatırlatalım. Bireylerin ayırımcılık ve damgalanmaya uğramalarına engel olmak için HIV/AIDS sebebiyle sağlık kuruluşlarına başvuran, tedavi ve testlerini yaptıranların veya yeni tespit edilen HIV pozitif bireylerin kimliğiyle ilgili bilgiler kodlanarak bildiriliyor. İsim, soyisim ve T.C kimlik numarası bilgileri alınmıyor.
En fazla bulaş cinsel yolla
Resmi istatistiklere geri dönecek olursak, şimdiye kadar tespit edilen HIV/AIDS bireylerin yüzde 81,5’i erkek, yüzde 18,5’i kadın. Yüzde 16,1’iyse yabancı uyruklu kişilerden oluşuyor. Vakalar en fazla sırasıyla 25-29 ve 30-34 yaş aralıklarında görülüyor. İlk vakanın görüldüğü 1985’den itibaren, ülkemizde bildirimi yapılan vakaların yüzde 57,0’sinde bulaşma yolu bildirilmemiş. Bulaşma yolu bildirilen vakalar içerisinde cinsel yolla bulaşma yüzde 95,6, damar içi madde kullanımı yoluyla bulaşma yüzde 2 ve anneden bebeğe geçiş ise yüzde 1,2.
2023’te bildirimi yapılan vakalardan 25-29 yaş grubu, diğer yaş gruplarına göre daha fazla sayıda bildirildi. Yıllar itibarıyla hastalık trendinde artış izleniyor. 2016’da HIV pozitif kişi sayısı 3 bin 220 iken, 2022’de 5 bin 591’e ulaştı.
Alanda konuyla ilgili çalışan Pozitif Yaşam Derneği’nden sosyal hizmet uzmanı Rojda Çelik, hukuki danışman Tutku Gülce Altundağ ve proje koordinatörü Yağmur Şenoğuz Diken’in sorularını yanıtladı.
‘Mağazanın kabininde HIV bulaşır mı?’
HIV’in en yaygın bulaşma yolu korunmasız cinsel ilişki. Korunmasız cinsel ilişki yaşayan pek çok kişi bu ihtimali düşünmek yerine, örneğin diş hekiminde virüsü aldığını düşünüyor. Çelik, “Telefonla ya da yüz yüze destek veriyoruz. Gelen sorulardan bulaşma yollarının bilinmediğini anlıyoruz. Örneğin ‘Bir kabinde kıyafet deniyordum, perdeyi tuttum HIV bulaşır mı?’ ya da ‘Yolda gidiyordum kullanılmış bir kondom gördüm bastım, HIV bulaşır mı?’ gibi sorular sorabiliyor. ‘Bir kadının memesine temas ettim, HIV bulaşır mı?’ veya başka tensel temaslarla bulaşabileceğini düşünenler var. ‘Öpüşürken dişimde dolgu vardı, bulaşmış olabilir mi?’ ve benzer sorular da gelebiliyor” dedi.
HIV bazı vücut sıvılarında bulunuyor, önemli olan içerisinde yüklü miktarda virüs bulunan vücut sıvısına temas ve temasın hangi ortamda gerçekleştiği. HIV bulaşının gerçekleşebilmesi için iki temel faktör önemli. İlki içerisinde yüklü miktarda viral yük bulanan vücut sıvısının temas etmesi. İkincisi bu temasın havasız bir ortamda olması. HIV dış ortamda oksijen ve güneş ile temas ettiğinde uzun süre yaşayamıyor. Kanın miktarı ve ortama göre dış ortamda saniyeler, en fazla dakikalar içinde bulaştırıcılığını yitiriyor.
Örneğin tükürüğün içinde virüs var evet öpüşmeyle bulaşmaz. Çünkü içinde enfekte edecek kadar virüs yükü yok. Tükürük yoluyla enfekte edebilmesi için ortalama 5-6 litre tükürüğün aynı anda yutulması gerekiyor. Çelik, “Virüs insan vücudu içerisinde canlı kalabiliyor. Havayla temas ettiğinde kısa sürede ölüyor. Bazen anlatıyoruz ama ‘HIV pozitif birey masaya değdi, gittim elledim, doku bütünlüğüm bozulmamıştı, bulaşır mı?’ gibi sorular alıyoruz. Uzun uzun böyle bulaşmayacağını anlatsak da aynı veya başka numaralar üzerinde aynı soruyu sormaya devam ediyorlar” diye konuştu.
İncir Reçeli efekti sürüyor
HIV pozitif birinin aşkının konu edildiği 2010’da çekilen İncir Reçeli filmi (Aytaç Ağırlar yazıp yönetti, başrollerinde Halil Sezai Paracıkoğlu ve Melike Güner oynadı) içeriğindeki tıbbi gerçeklere aykırı unsurlara rağmen hala izleyicileri etkilemeye devam ediyor. Pek çok kimse HIV/AIDS’i filmde gördüğü gibi sanıyor. Altundağ, “İzleyenler HIV pozitif biriyle bir etkileşim kuramayacaklarını, sadece camdan cama dokunabileceklerini, öpüşemeyecekleri, sarılamayacaklarını görüyor, gerçek sanıyorlar” dedi.
HIV pozitif bireylerin sağlık hizmeti alırken karşılaştıkları, sektörün de bulaşma yollarını ve hastalığı gerektiği kadar bilmediğini gösteriyor. Sağlık alanında hak ihlalleriyle sık uğraştıklarını anlatan Altundağ şöyle devam etti: “Ocaktan bu yana, toplam 355 hak ihlaline ilişkin danışmanlık verdik. Neredeyse yarısı, 139’u sağlık hak ihlali. Kimi günler beşten fazla ameliyat reddiyle ilgili danışmanlık verdiğim oluyor.“
HIV sosyal ilişkilerle yani birlikte çalışmakla, aynı ortamda yemek yemekle, aynı okulda okumakla bulaşmıyor. Altundağ, “Buna rağmen işyerlerinde öğrenildiğinde HIV pozitif bireyler sistematik ve uzun süre mobbinge uğruyorlar. Bazen işten çıkarılıyorlar. Diğer yandan hem bulaşma yollarını bilmemek hem de damgalanma korkusu test yaptırmaktan da alıkoyuyor” dedi.
2040’a kadar 2,4 milyon insan HIV’le yaşayacak
Şenoğuz Sağlık Bakanlığının ilgili verilerinin gerçek tabloyu ortaya koymaktan uzak olduğuna vurgu yaptı: “Son modelleme çalışmasına göre, Türkiye’de 2030’a kadar şimdiki hızımızla test yapmaya ve tanı koymaya devam edersek 2040’a kadar 2,4 milyon insan HIV’le yaşıyor olacak. Şu anda HIV’le yaşayanların yüzde 40-50’sini biliyoruz. Yüz bin kişinin HIV’le yaşadığını tahmin edebiliyoruz. Sadece biz yıl içinde yeni almış 529 bireye danışmanlık yine verdik.“
Tedavi bulaşı da önlüyor
HIV tedavisi HIV pozitif kişinin herkes kadar sağlıklı ve uzun bir yaşam sürdürebilmesine olanak verdiği gibi aynı zamanda HIV bulaşının önlenmesinde de çok etkili. Tedaviyle HIV baskılanarak kanda ve genital sıvılardaki miktarı en az düzeye indiriliyor. Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar tedavi altında ve viral yükü saptanamayacak düzeyde olan HIV pozitiflerin, yani ‘Belirlenemeyen = Bulaştırmayan’ seviyesine ulaşanların cinsel ilişkiyle HIV’i başkalarına aktarmadığını gösteriyor.
Korunmasız cinsel ilişkiye dikkat
* HIV vücudumuza mukoza (sümüksü doku) vasıtasıyla, açık derin yaralardan veya doğrudan enjeksiyon yolu ile girebilir. Vücudumuzdaki mukozalar, göz, ağız ile vajina ve anal bölgenin içi ve penisin baş kısmı.
* Korunmasız cinsel ilişki HIV’in en yaygın bulaşma şekli. Risk oranları değişse de, anal, vajinal ve oral her tip korunmasız cinsel ilişkiyle HIV ve diğer cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar bulaşabiliyor.
* Madde kullanımı, kan ve kan ürünleri: İçinde virüs bulunan kan ve kan ürünü (eritrosit, trombosit, plazma vb.) nakli ya da doku ve organ nakilleriyle bulaşabiliyor. Özellikle damar içi madde kullananlarda ortak enjektör kullanımı kan alışverişine neden olabileceğinden önemli bir geçiş yolu.
Aşağıdaki durumlar HIV bulaşı açısından risk oluşturuyor:
* Tedavi almayan ve HIV ile enfekte kişiyle korunmasız cinsel ilişki,
* İğne, şırınga ve diğer enjeksiyon ekipmanlarının HIV pozitif bir kişi ile ortak kullanımı,
* Gerekli önlemler alınmadığında HIV pozitif gebeden doğan bebeklere doğum öncesinde, doğumda veya emzirme esnasında,
* Sağlık çalışanlarının HIV ile enfekte kan içeren iğne ya da kesici aletlerle yaralanmaları,
* Kan bağışı. Bu durum çok nadir olur çünkü bağışlanan kanların tümü HIV antikoru ve antijeni açısından taranıyor.
Öpüşmekle, sarılmakla bulaşmaz
HIV sosyal ilişkilerle, öpüşmekle, sarılmakla, aynı ortamda bulunmakla, aynı çatal – kaşığı, aynı havuzu, aynı tuvaleti kullanmakla, sivrisinek ısırmasıyla, gözle görünür miktarda kan içermedikçe tükürükle, ter ve gözyaşıyla bulaşmaz.
Anneden bebeğe geçebilir: HIV gebelik süresince, doğum sırasında ve emzirmeyle bebeğe geçebiliyor. Gelişmiş tıbbi uygulamalar sayesinde kadın ve erkek, tüm HIV pozitifler virüsü taşımayan bebek sahibi olabiliyor. HIV pozitif anne gebeliği süresince tedavi ve gerekli önlemler alınırsa bebeğe geçiş yüzde 0,5’in altına kadar düşürülebiliyor.
Her türlü cinsel ilişkide prezervatif koruyor
* Her türlü ve her cinsel ilişkide prezervatifi doğru kullanarak,
* Kontrol edilmiş güvenli kan ürünleri alarak,
* Ortak enjektör (şırınga) paylaşmayarak,
* Bebeğe geçişi önlemek için gebelik öncesi ve sırasında HIV testi yaptırarak,
* HIV pozitif annenin doğumunda gerekli önlemler alarak,
* HIV pozitif anne bebeğini emzirmeyerek geçiş engellenebilir.